PMR ve SMR, hard diskler için farklı kayıt teknikleridir. Her ikisinde de, veri önce yazıcı kafalar ile çekiliyor ve sonra okuyucu kafalar ile okunuyor. Problem şu ki hard disk üreticileri okuyucu ve yazıcı kafaları üretirken artık fiziksel sınırlarına ulaştılar(Erken konuşulmuş da olabilir). Okuyucu kafalar mecburen daha büyükler, çünkü bunlar okuma için daha geniş bir veri yolunu magnetize ediyorlar. Bu PMR prosedürü için önem arz etmez, zira yeri yolları burada düzenli bir şekilde ayrı ayrı yazılır ve hatta aralarında ufak bir güvenlik mesafesi dahi bulunur. Ardından, okuyucu kafalar bunların üzerine kayar. Veriyi değiştirirken, eski verinin üzerine yazılır.
SMR‘de durum burum kadar basit değil. Veri yolları adeta kiremit gibi üst üste geliyor ve daha fazla kayıt alanı oluşuyor. Tarifi yapılırken, bu teoride PMR‘deki süreç gibi akıcı ve sorunsuz. Daha kalın olan yazıcı kafa üst üste gelen veri yollarını manyetize ediyor ve bu daha ince olan okuyucu kafa için yeterli. İlk zorluk veri değiştiğinde ortaya çıkıyor. Yazıcı kafa sadece talep edilen veri yolunu çekmemeli, ayrıca komşusu olan yandaki yolun da üzerine yazmalı.
Veri kaybını önlemek için, en ufak değişiklikte dahi tüm SMR bloğu baştan yazılmalı. Bunun için, hard diskler genelde MB‘larca blok ebatlarının yanında ufak ön bellek bölgelerini kullanıyor ve bunlar SMR ile çalışmıyor. Daha da ötesinde, SMR hard disklerinde daha büyük ön bellekler var. Burada, yanlış bir algı oluşmasın: standart çalışmada, harici bir disk olarak veya ev kullanıcılarında NAS diski olarak kullanımda, kayda değer bir dezavantaj söz konusu değil. Bu test merkezimizdeki ölçümlerde de ortaya konuldu. Eğer test edilen SMR teknolojili WD Red modellerinin yazma hızları RMR teknolojili Pro sürümleri ile kıyaslanırsa, bunların birbirine yakın olduğu görülüyor. SMR kullanan 6 TB modelinin hızı 190 MB/s, PMR‘li Pro modelinde hız (6 TB) 189 MB/s ve SMR‘li 4 TB‘lık modelin hızı ise 188 MB/s. Erişim süre-leri için, SMR teknolojisi kullanan mo-deller çok daha hızlılar. Sadece 2 milisa-niye ile, bunlar test edilen diskler arasında en iyi sonuçlara sahipler, Pro modeli neredeyse altı katı süreye ihtiyaç duyuyor.Buna rağmen, SMR‘nin dezavantaj-ları var. Başka kısımda değişen veri ön-belleğe alınıp, düşük yükte uygun bir kısma kopyalandığı için, bu az yükte so-run çıkarmıyor ama önbellek hafızası dolunca performans düşüyor. Burada NAS sürücülerindeki RAID problemleri de ortaya çıkıyor. RAID‘in avantajı, ko-layca sorunlu hard diskleri değiştirebil-mektir ve burada teorik olarak RAID sis-temi yeniden kurulmuş oluyor. Bu yeniden kurulma nedeniyle, her miktar-daki veri parçası var olan disklerden ye-ni diske kopyalanıyor. Bu SMR diskleri o denli yavaşlatıyor ki, NAS sürücüsü bunların sorunlu olduğunu algılıyor.
Kaynak: Chip Dergisi
